Okul ve iş hayatından dolayı çok fazla İstanbul'a gitme fırsatı bulamıyorum. Gittiğim zamanda altını üstüne getirerek sabahtan gecelere kadar gezmeyi ve çok sevdiğim arkadaşlarım ile zaman geçirmeye bayılıyorum.
Yine böyle kısa bir süreliğine İstanbul'a evime gittiğimde sevgili arkadaşlarımla alışveriş kaçamağı yapmak için Mısır çarşısına Mahmut Paşa 'ya gittik. Hazır buraya gelmişken de Büyük Valide Han da güneşi batırdık.
Ben bu arada İstanbul'da Okmeydanı'n da annemin yanında kalıyorum. Buradan Eminönü'ne biraz ters kalıyor ev fakat ulaşım ağı fazla olduğundan çok zorlanmadan gitmek mümkün...
Okmeydanı'ndan metrobüse binip Cevizlibağ da indim ve tramvaya geçtim. Eminönü'nde indim.
Eminönü nde çok sevdiğim canım arkadaşlarımla buluştum ve Mısır Çarşısının içine girdik. Mısır Çarşısı inanılmaz kalabalıktı belki hafta sonu gittiğimizden dolayı olabilir ama hafta içi de böyle olduğunu öğrendik. Bu çarşı da aklınıza gelen her şey ama her şey var. Biz genelde kahve, baharat, dıy yapma ürünler vs aldık. Özellikle çeyiz hazırlayan tüm hanımlar burada idi diyebilirim. Çok da pahalı değildi fiyatlar bana uygun geldi.
Burada gezinirken de aklımıza neden buraya Mısır Çarşısı adı verildiği takıldı. Neyse ki hepimizin elinde akıllı telefonları varda merakımızı hemen dindirdik :)
Mısır Çarşısı: Rivayete göre bu çarşı Mısır dan alınan vergiler ile inşa ettirilmiş. Hindistan dan ve Mısırdan gelen baharatlar, İstanbul'da İpek Yolunun en önemli noktasından Avrupa'ya taşınırmış.Çarşı mimari açıdan yoklandığında kocaman bir L şeklinde ve tonozu oldukça yüksekte.6 kapıya sahip bu güzelim çarşı bu kapılar Tahmis, Balıkpazarı, Haseki, Çiçekpazarı, Ketenciler ve Yenicami 'ye doğru açılan kapılar. Ben sayamadım ama sayanlar saymış 86 tane dükkan varmış içinde çarşının (maşallah).Tarihimizde önemli bir yeri sahiplenmiş olan Mısır Çarşısı da 1691 yılında çıkan yangından ve 1940 da çıkan yangından oldukça etkilenmiştir.1940-1943 yıllarında yapılan restorasyon sayesinde bizlerin bugün içinde rahatça alışveriş yaptığımız bir çarşıya dönüşmüş. Allah'ım böyle güzel yerleri herkese görmeyi, hatırlamayı ve korumayı nasip etsin ve musibetlerden uzak eylesin.Dualarımızı da ettikten sonra hazır buraya yolumuz düşmüşken bir de Büyük Valide Han'a geçelim dedik.Fakat burası saat 16.00 dan önce ziyaretçi kabul etmiyormuş.Biraz sağda solda oyalanıp saati 16.00 ettikten sonra içeriye girmeyi başardık.İçeri giriş ücreti 1 lira idi.Resmen tarih kokuyordu binanın içi ben burada neler gördüm neler geçirdim dercesine.Önce bir çok merdiven çıktık ve ağır adımlarda binanın tepesine ulaştık.Bildiğiniz dükkanların çatısına çıkmıştık.Başta ürkütücüydü fakat buraya son zamanlarda aşırı bir talep var.Nedenini bilmiyorum moda mı desem akım mı desem ya da bizim gitme amacımız olan geçmişe özlem duyarak bir göz atıp biraz düşünebilmek mi desem...Her neyse canlı tutuluyor ya ziyaretçi var ya unutulmuyor ya o bize yeter.
Burada fotoğraf çekmek baya zaman alıyor. O küçücük kubbelerin üzerinde manzaraya dönük fotoğraf çektirmek baya zaman alıyor.Ama biz burada dostlarla muhabbetin dibine vurduğumuz için ve de güneşi burada batırdığımız için bize güzel bir anı kaldı.
Peki nedir,ne değildir?
Büyük Valide Han
17. yy da Mahmut paşa Çakmakçılar yokuşunda bulunan ve Kösem Sultan tarafından yaptırılmış olan dönemin en büyük ve en kapsamlı hanlarından biridir.Döneminde burada kervansaraylara ev sahipliği yapmış ve içerisinde bir çok dükkana iş olanağı sağlamıştır.Hatta bir dönem İranlı tüccarlara bile ev sahipliği yapmış bir kervansaraydır.
Evet işte böyle 17.yy dan kalma bir Kervansaray'ın çatısında gezdik.Ondan önce ise Mısır Çarşısını gezdik. Bizim için çok çok çok eğlenceli bir gündü. Umarım sizlerde gidip görürsünüz bu güzelim yerleri ve bir sürü fotoğraf çekerek video çekerek o anları ölümsüzleştirirsiniz.
Tekrar görüşmek üzere kendinize çok çok iyi bakın.
Buraya sizler için bizim gezi videomuzu bırakıyorum:)
https://www.youtube.com/watch?v=K_Q3YEZuzQM&t=89s
Yine böyle kısa bir süreliğine İstanbul'a evime gittiğimde sevgili arkadaşlarımla alışveriş kaçamağı yapmak için Mısır çarşısına Mahmut Paşa 'ya gittik. Hazır buraya gelmişken de Büyük Valide Han da güneşi batırdık.
Ben bu arada İstanbul'da Okmeydanı'n da annemin yanında kalıyorum. Buradan Eminönü'ne biraz ters kalıyor ev fakat ulaşım ağı fazla olduğundan çok zorlanmadan gitmek mümkün...
Okmeydanı'ndan metrobüse binip Cevizlibağ da indim ve tramvaya geçtim. Eminönü'nde indim.
Eminönü nde çok sevdiğim canım arkadaşlarımla buluştum ve Mısır Çarşısının içine girdik. Mısır Çarşısı inanılmaz kalabalıktı belki hafta sonu gittiğimizden dolayı olabilir ama hafta içi de böyle olduğunu öğrendik. Bu çarşı da aklınıza gelen her şey ama her şey var. Biz genelde kahve, baharat, dıy yapma ürünler vs aldık. Özellikle çeyiz hazırlayan tüm hanımlar burada idi diyebilirim. Çok da pahalı değildi fiyatlar bana uygun geldi.
Burada gezinirken de aklımıza neden buraya Mısır Çarşısı adı verildiği takıldı. Neyse ki hepimizin elinde akıllı telefonları varda merakımızı hemen dindirdik :)
Mısır Çarşısı: Rivayete göre bu çarşı Mısır dan alınan vergiler ile inşa ettirilmiş. Hindistan dan ve Mısırdan gelen baharatlar, İstanbul'da İpek Yolunun en önemli noktasından Avrupa'ya taşınırmış.Çarşı mimari açıdan yoklandığında kocaman bir L şeklinde ve tonozu oldukça yüksekte.6 kapıya sahip bu güzelim çarşı bu kapılar Tahmis, Balıkpazarı, Haseki, Çiçekpazarı, Ketenciler ve Yenicami 'ye doğru açılan kapılar. Ben sayamadım ama sayanlar saymış 86 tane dükkan varmış içinde çarşının (maşallah).Tarihimizde önemli bir yeri sahiplenmiş olan Mısır Çarşısı da 1691 yılında çıkan yangından ve 1940 da çıkan yangından oldukça etkilenmiştir.1940-1943 yıllarında yapılan restorasyon sayesinde bizlerin bugün içinde rahatça alışveriş yaptığımız bir çarşıya dönüşmüş. Allah'ım böyle güzel yerleri herkese görmeyi, hatırlamayı ve korumayı nasip etsin ve musibetlerden uzak eylesin.Dualarımızı da ettikten sonra hazır buraya yolumuz düşmüşken bir de Büyük Valide Han'a geçelim dedik.Fakat burası saat 16.00 dan önce ziyaretçi kabul etmiyormuş.Biraz sağda solda oyalanıp saati 16.00 ettikten sonra içeriye girmeyi başardık.İçeri giriş ücreti 1 lira idi.Resmen tarih kokuyordu binanın içi ben burada neler gördüm neler geçirdim dercesine.Önce bir çok merdiven çıktık ve ağır adımlarda binanın tepesine ulaştık.Bildiğiniz dükkanların çatısına çıkmıştık.Başta ürkütücüydü fakat buraya son zamanlarda aşırı bir talep var.Nedenini bilmiyorum moda mı desem akım mı desem ya da bizim gitme amacımız olan geçmişe özlem duyarak bir göz atıp biraz düşünebilmek mi desem...Her neyse canlı tutuluyor ya ziyaretçi var ya unutulmuyor ya o bize yeter.
Burada fotoğraf çekmek baya zaman alıyor. O küçücük kubbelerin üzerinde manzaraya dönük fotoğraf çektirmek baya zaman alıyor.Ama biz burada dostlarla muhabbetin dibine vurduğumuz için ve de güneşi burada batırdığımız için bize güzel bir anı kaldı.
Peki nedir,ne değildir?
Büyük Valide Han
17. yy da Mahmut paşa Çakmakçılar yokuşunda bulunan ve Kösem Sultan tarafından yaptırılmış olan dönemin en büyük ve en kapsamlı hanlarından biridir.Döneminde burada kervansaraylara ev sahipliği yapmış ve içerisinde bir çok dükkana iş olanağı sağlamıştır.Hatta bir dönem İranlı tüccarlara bile ev sahipliği yapmış bir kervansaraydır.
Evet işte böyle 17.yy dan kalma bir Kervansaray'ın çatısında gezdik.Ondan önce ise Mısır Çarşısını gezdik. Bizim için çok çok çok eğlenceli bir gündü. Umarım sizlerde gidip görürsünüz bu güzelim yerleri ve bir sürü fotoğraf çekerek video çekerek o anları ölümsüzleştirirsiniz.
Tekrar görüşmek üzere kendinize çok çok iyi bakın.
Buraya sizler için bizim gezi videomuzu bırakıyorum:)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder