Adilcevaz’a ilk gittiğimde etraftaki marketlere baktığımda
çuval çuval cevizlerin satıldığını gördüm. Ekstradan yanında da kavanozlarca ceviz reçeli vardı. Erzincanlı olduğumuz için
teyzem köyden gelirken her zaman bize ceviz getirirdi. Ama bizim köyün
cevizleri genelde küçük ve koyu renkte olurdu. Adilcevaz’ın cevizleri kocaman
kocamandı ve çok açık renkte kahverengi idi. Dayanamadım merak edip bir kilo
aldım. Hatta ceviz alırken amcaya da ceviz reçelini sordum. Amca ben daha önce
hiç görmedim bu nasıl bir reçel dedim. Amca kendi yaptığımız ürün diyerek
başladı anlatmaya… Bu arada merak
edenler için fiyat bilgisi de vereyim ceviz reçelini (500 gr)17 tl ye aldım
biraz pahalı ama gerçekten değiyor. Bir kilo cevizi ise 20tl ye
almıştım.Fiyatlar malum günden güne değiştiği için artmış olabilir ama aşağı
yukarı 3-5 lira oynamıştır diye ümit ediyorum.
Meğersem çok çok
zahmetli bir iş imiş bu reçelleri yapmak bir kavanoz da denemek için bu
reçelden aldım. Yurda gittiğimde kızlar çok şaşırdı nasıl yani diyerek yüzüme
baktılar. Bu kadar cevizi ve hatta ceviz reçelini ne yapacaksın diye sordular. Ne
mi yapacağım hep birlikte yiyeceğiz dedim. Deli misin çok yeme sakın hasta
olursun .
Harbiden de hemen araştırdım ve okudum ki günde 3-4 taneden
fazlası zararlıymış. Ama ben her zaman yemiyorum ki bana ne ya ben biraz fazla
yiyeceğim deyip 7-8 tane cevizi mideye indirdim. O kadar lezzetliydiler ki
anlatamam. Birde buranın cevizlerinin özelliği midir nedir bilemedim ama her
kırdığım ceviz kalp şeklinde ayrıldı. Hani hep beyine benziyor diyorduk ya
bunlar kalbe benziyordu. Cevizin ne kadar çok faydası varmış kırıp yerken aynı zamanda internetten faydalarına da baktım.Kalbe iyi geliyor , kolestrolü dengeliyor ,zeka geliştirici ,cildi güzelleştiriyor, kemikleri güçlendiriyor,diyabeti önlüyor,kansere karşı koruyor ve daha bir sürü faydası var.Hemde kabuğunun bile,yaprağının bile faydası var.
Ertesi sabah okul tatildi ve kızlar hava güzel hadi sahile
inelim biraz gezelim dediler. Aaaa sahile indiğimizde bir de ne göreyim kocaman
ceviz heykeli yapmışlar ve harika olmuş. Hemen telefona sarılıp fotoğraf
çektim. Kızlar gülmekten yıkıldılar başka bir şey olsa bu kadar heyecanlanıp
koşarak gidip fotoğraf çeker miydim bilemiyorum. Ama fena mı oldu anı kaldı işte…
Ne zaman bu fotoğraflara baksam hemen aklıma geliyor o harika günler.
Ayrıca araştırınca öğrendim ki aslında Adilcevaz’a adını
veren de cevizmiş. Eski tarihli birçok salnameye bakıldığında buranın eskiden
cevizler ile dolu bir yer olduğundan
bahsetmektedir.Ve su kenarında bir ormana benzetildiğinden Cevizler vadisi denilen yani ‘’Vad-il Cavz’’ denildiğini
görüyoruz.
Başka bir kaynağa bir vakfiye kaydına baktığımızda ise bu
bölgede ‘’Zatu’l Cevaz’’ adında bir
islam beldesinden bahsedilir. Bu vakfiye de ‘’imam’ı Adil ‘’ isminde bir
kadıdan da bahsedilmektedir.
Evet bizlerinde bildiğine göre isimler zamanla değişe değişe
son halini alırlar.
Eğer ben buraya gelmeseydim Adilcevaz diye bir yer olduğunu
bilmeyecektim. Cevizin Adilcevazlılar için ne kadar önemli olduğunu ve tadının
harika olduğunu insanın yedikçe yiyesinin geldiğini hatta ceviz reçelinin de yediğiniz
bir çok reçelden farklı olduğunu asla öğrenemeyecektim. İyiki de geldim ve
öğrendim diyorum. Başka tecrübelerimi yazmak ümidiyle…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder