YAZAR:CEZMİ ERSÖZ
KİTAP:HARİTANIN
YIRTILAN YERİ
YAYINEVİ: GENDAŞ
KÜLTÜR
SAYFA SAYISI:168
KİTAP ÜCRETİ:10 TL
=== KİTABI ÖZETLERSEK===
Yıllar sonra
hapisten çıkan genç adamlardan biri, dışarıya göre ''hücresinin daha iyi
olduğunu ''söylüyor,bir başkası , ''sanki her şey düşman ama ortada düşman
yok'' diyordu.Bir başka üniversiteliye göre ''bu üniversite ortamı normalse
kendi gibiler şizofren çocuklar''dı.Diyarbakır da bir öğretmen ,''devlet bizim
üzerimizi kırmızı kalemle çizmiş,diye yakınıyordu.Ailesini silahlı çatışmadan
koruyabilmek için pencerelerine duvar ören Cizreli bakkalın açıklaması ''güneş
bizim neyimize!''idi.Şırnak ta bir öğretmen yaşadığı o felaket gecesinin
ardından aklını oynatmış,''yaşasın Türk ordusu!''diye haykırarak sokağa
fırlamıştı.Cizre'de,henüz bir erkek arkadaşıyla akşamüstü parkta el ele
oturmamış bir genç kız ,dağlara çıkıp bir gerilla olmaktan söz ediyordu o
saklayamadığı hüznüyle...
Bir şair
''duygularımız meydan kuşatması altında'' diye şikayet ediyordu.''Bir süre
sonra hiçbir şey hissetmez hale gelebiliriz.''Ve
kalplerimizdeki,şehirlerimizdeki haritalar ne acı ki durmadan yırtılıyordu...Haritaların
yırtılan yerinde ,o karanlık,o umutsuz ormanda küçük ve çaresiz çocuk biran
önce kurtarılmayı bekliyordu.
===BANA KALANLAR===
Kitabı okurken
kendimi haberleri izliyormuşum gibi hissettim.Yazarımızın ele aldığı konular o
kadar hassas ve o kadar insanın yüreğine dokunan konular ki benim de yüreğimi
acıttı bir bakıma...
Doğu illerinde
yaşanan bu olaylar beni oldukça etkiliyor ve keşke hiç böyle şeyler yaşanmasa
diyorum herkes gibi bir yandan da doğru düzgün elimden bir şey gelmiyor diye
hayıflanıyorum kendi kendime...
Kendimde bir
Doğulu olduğum için birçok kere buralara gittim.Hatta buralarda yaşamanın ne
demek olduğunu anlayabilmek için üniversiteyi doğuda okudum.Aslında o kadar
güzel yerler ki güzelliğini anlatmakla bitiremezsiniz.O kadar candan ve o kadar
iyi niyetli insanlar var ki anlattığınızda kimse size inanmaz.Gelgelelim
yazarımızın anlattığı durumlarda var.Ne yazık ki terör kavramı her gün kendini
gösteriyor insanlar buralarda korkarak yaşıyor.
Her an tedbir
alıyor öyle ki yaz olsun kış olsun saat 6 dan 7 den sonra dışarı
çıkmıyorlar.Giyimlerine,konuşmalarına,yolda yürüyüşlerine hatta bakışlarına
bile çok dikkat ediyorlar.İnsanlar canlarını koruma pahasına özgür iken maalesef
fanusta gibi yaşayıp öyle hareket ediyorlar.Üzülüyorum çünkü onlar
haklılar...Yazarımızın anlattığı gibi içlerinde coşan duyguları
anlatamıyorlar,yaşayamıyorlar,aşkı,sevgiyi öğrenemeden kini ve nefreti
öğreniyorlar.Bizler gibi kitap okumak,film izlemek,tiyatroya gitmek,bir konsere
gitmek neredeyse çoğu yerlerde çok lüks hala...
Bu kitabı
okuduktan sonra en mutlu olduğum nokta kendimi özel hissettiğim noktaydı.Çünkü
kar kış kıyamette sıcacık evimde oturmuş,sakince derdim tasam olmadan elimde
kitabım ve sehpamda bir fincan kahveyle okuyabiliyordum.Hemde istediğim kadar
beni engelleyen bana karışan kimse yoktu...
Ne mutlu bana
Rabbime Şükürler olsun diyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder