Her sene 24 Kasım da öğretmenler gününü kutlamaktayız. Senenin
bir günü bile olsa öğretmenler için bence bugün çok özel ve güzel bir gün.
Peki bizler bugünün anlam ve önemini hatta bugünün nasıl
meydana getirildiğini biliyor muyuz ? Geçte olsa bir öğretmen adayı olaraktan
bugün öğrendim ben bunu…
24 Kasım 1928 tarihi aslında Atatürk’ün ‘’Millet Mektepleri’’nin
Başöğretmenliğini kabul etmiş olduğu gündür. Atatürk'ün 100. doğum yıl dönümü
olan 1981 yılında onun "başöğretmen" oluşunun yıl dönümlerinde ülke
çapında Öğretmenler Günü kutlanmasına karar verildi. Öğretmenler Günü ile
ilgili kutlamalar, 26 Kasım 1992’de Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe
giren Öğretmenler Günü Kutlama Yönetmeliği çerçevesinde gerçekleşir.
Ayrıca şunu unutmamalıyız ki diğer ülkelerde bu günün anlam
ve önemini kavramış ve ilk olarak biz Türklerin kutlamış oldukları bu günü
kendileri de kutlamaya başlamıştır. Aynı tarihlerde olmasa da bu günün değerinin
kavranması gerçekten önemlidir.1994 tarihinden itibaren birçok ülkede 5 Ekim
günü UNESCO tavsiyesiyle öğretmenler günü olarak kutlanmaya başlamıştır.
Fakat her ülkenin kendine ait kabul etmiş oldukları tarihler
ve günler vardır. Takip ettiğim ülkeler arasında mesela Mısır, Libya, Fas gibi Arap
ülkelerinde 28 Şubat gününün öğretmenler günü olarak kutlandığını biliyoruz.
Bizler 7 yaşından itibaren hatta son zamanlarda okula
başlama yaşı daha da bir küçültüldü ama direk öğretmenlerin eline
bırakıldık.Günün yarısını öğretmenler ile geçirdik.İlkokulda tek bir öğretmen
varken ortaokulda birden bir sürü öğretmen olmaya başladı.Lise,üniversite
derken eğitim aldığımız birçok öğretmen oldu. Son zamanlarda biz
öğretmenlerimize her ne kadar hoca desek de…
Her bireyin öğretmenlerle ilgili iyi kötü anıları vardır. Benimde
iyi olan ve kötü olan inanılmaz çok anım var. Bu anıların nedeni ise
çocukluğumdan beri çok fazla okul değiştirmemden ve çok fazla kurs almamdan
kaynaklanmaktadır.
Ben gerçekten birçok öğretmenin sadece kariyer amaçlı ve sadece
hayatını geçindirmek adına öğretmen olduğunu düşünmekteyim yada bana denk
gelenlerin çoğu böyle… Ama bazı hocalarımda vardı ve varlar ki gerçekten yüreği
o kadar büyük insanlar ki o kadar hakkediyorlar ki bu mesleği ne kadar
anlatırsam anlatayım o sonsuzluğu o minneti bulamam, anlatamam.
Hayatım boyunca nefret ettiğim tek bir öğretmenim oldu. Nefret
demeyeyim de çocukken bana karşı birçok davranışıyla kalbimi paramparça eden
bir kırgınlıktı. Evet ilkokul öğretmenlerimden biriydi.Daha 9-10 yaşlarında 3.sınıfa
giden bir öğrenciydim. Okulum değişmişti, arkadaşlarım değişmişti, yaşadığım
alan hatta ailem değişmişti. Çocuk olmama rağmen o kadar zor günler
geçiriyordum ki… Çok çalışkan bir öğrenciyken birden her şeyin bozulması ile
tembel bir öğrenci haline gelebilirsiniz.En önde oturan bir öğrenciyi siz tek
bir soruya cevap veremediği ve ağladığı için en arkaya oturtup onu dışlarsanız
o öğrenci bir kez daha hayattan dışlandığını düşünür.
Okulda bit kontrolünü anahtarla yapan tek öğretmen oydu
herhalde.50 kişilik bir sınıfta 5 kişiyle ilgilenen diğer kalan 45 öğrencinin
umurunda olmadığını düşündüğüm tek öğretmendi.
Hiç unutmam bir gün bayramda elini öpmeğe bayramını
kutlamaya gitmiştim. Daha kurban bayramının gerçekten ne anlama geldiğini bile
bilmiyordum ki bana dediği bir cümleyle yerle bir etmişti beni dilenciymişim
gibi ‘’et istemeye mi geldin’’ demesi gerçekten bir çocuğun onurunu gururunu ne
anlama gelmediğini bile bilmese yıkar yerle bir ederdi bana da bunu yaşatmıştı.
Daha da kalbimi kıran çok hikayesi vardır bu öğretmenin
bende ömür boyu unutamam belki de yapmış olduklarını. Büyüdüğümüz de daha çabuk
affedebiliyoruz belki de umursamıyoruz dünya telaşına düşüp çoğu şeyi görmezden
geliyoruz .Ama çocukken dünyamız kocaman oluyor ve baş köşede de genelde
öğretmenler bulunmaktadır. Bunun için hiçbir çocuğun kalbini kırmamak
gerekmektedir.
Yazımı burada sonlandırmak üzere sevgili öğretmenlerimiz
için söylenmiş çok fazla güzel söz var onlardan
birkaçını paylaşarak bitirmek istiyorum.
Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum. Hz.Ali
Gelecek gençlerin gençler ise öğretmenlerin eseridir. M.Kemal ATATÜRK
Yeryüzünde öğretmenlikten daha şerefli bir meslek
tanımıyorum.
DİYOJEN
Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en
fedakar en saygıdeğer unsurlardır.
M.Kemal ATATÜRK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder